insanlığın yol haritası 1. doğanın içinden doğan insan


## **1. Doğanın İçinden Doğan İnsan**


İnsan, önce bir canlıydı; diğer türlerden biri, doğanın içinde, onun yasalarına bağlı bir varlık.

Ama bir fark vardı: **bilinç.**

Bu bilinç, ateşi ilk kez kontrol ettiğinde, taşın biçimini değiştirdiğinde, avını paylaşırken konuşmaya başladığında doğdu.

Doğa, artık sadece korkulacak bir güç değil; **anlamı çözülecek bir gizem** haline geldi.


İlk insan, gökyüzüne bakarken yalnızca yıldızları değil, kendi varoluşunu da görmeye başladı.

Gök gürültüsü bir tanrının sesi oldu, güneş bir ana, toprak bir baba.

Doğa, insanın ilk aynasıydı — hem yaşamın kaynağı, hem de ölümün hatırlatıcısı.

Bu yüzden mitoloji, aslında insanın doğayı anlamaya çalıştığı ilk **düşünce biçimidir.**


Her mit, bir sorunun cevabıdır:

“Ben kimim?”, “Neden buradayım?”, “Neden ölürüm?”

Bu sorular, henüz felsefenin diliyle değil, **imgenin ve duygunun diliyle** soruluyordu.

Göbeklitepe’deki taşlara kazınan figürler, sadece avın bereketi için değil; insanın **kendi varlığını kutsallaştırma çabası** içindi.


Doğanın karşısında çaresiz ama onunla iç içe bir canlı…

Bu çelişki, insanın hem korkusunu hem yaratıcılığını doğurdu.

Bir yıldırım düşmesiyle sarsılırken aynı zamanda o enerjiyi anlamaya, ondan yararlanmaya başladı.

Doğa, artık bir düşman değil; hem öğretmen, hem de sınavdı.


Zamanla insan, emeğiyle doğayı dönüştürmeyi öğrendi.

Toprağı ekti, hayvanları evcilleştirdi, suyu yönlendirdi.

Ama bu dönüşüm aynı zamanda **doğadan kopuşun** da başlangıcıydı.

Çünkü insan, kendi yarattığı araçlarla güçlendikçe, doğanın bir parçası olduğunu unutmaya başladı.

Ve böylece insanlık tarihinin en derin çelişkilerinden biri doğdu:

**doğaya ait olma** ile **doğayı sahiplenme** arasındaki gerilim.


Bugün yaşadığımız ekolojik kriz, işte o ilk adımın yankısıdır.

Ama o ilk insanın sezgisi hâlâ içimizdedir:

Doğayı anlamak, aslında **kendimizi anlamaktır.**


İnsan, doğanın içinden doğdu.

Onu unuttuğunda, yönünü de unuttu.

Ama her bilinçlenme, o eski bağa yeniden dönmenin bir yolu.

Çünkü insanın yolu, sonunda yine doğaya çıkar —

hem toprağa, hem kendi özüne.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

derin sistemik kriz

kapital, ekolojik sosyalizm 7

insanlığın yol haritası giriş